|
Kahire'de Nil Nehrinde Gemi Restorant |
Üç tarafı denizle çevrili olupta bu kadar az faydalanan bir
ülke var mıdır? Sanmıyorum
İnternetten biraz araştırdığınızda sadece denize
kıyılarımızın uzunluğunun 8.333 km olduğunu göreceksiniz. Eğer bu araştırmaya
göl kıyıları ve büyük nehirleri de içine alarak değerlendirirsek neredeyse 2
katına çıkacak bir su kıyısı çıkar karşımıza. Bu kadar uzun kıyısı olmak bir
ülke için ne büyük şans olduğunu, denizi olmayan ülkelere sormak lazım.
Biz sadece denizlerden yola çıkalım, bu kadar kıyımız var,
peki ne kadar faydalanıyoruz. Bu yolla ülkemizin elde ettiği gelir ne kadardır.
Başkaları nasıl faydalanıyor. Konuyla ilgili çok istatistiksel bilgiye sahip
değilim, ama dünyada gördüğüm örneklere bakarsam bir çok niymetinden
faydalanamadığımız kesin.
|
Vietnam'da Gezi Teknesi |
Örnekler vermek gerekirse, Dubai’nin denize kıyısının
yaklaşık 27 km olduğunu duymuştum, Fakat denize kıyısı olsun diye doldurdukları
yarım adalarla yaklaşık 2 kat fazla kıyı elde ettiler ve Dünyanın en önemli
limanlarından birini yaptılar. Asya’dan Afrika ve Hindistan’a giden gemilerin
bir numaralı uğrak noktası oldular. Milyarlarca dolar gelir elde ediyorlar…
Yine Dubai, sayfiye yeri yaratmak için denizi palmiye şekliyle doldurup her
yaprağının ikş yakasına villalar oteller yaptılar. Yani yeni kilometrelerce kıyılar
yarattılar.
Denizden çok farklı yararlanan ülkelerden biri de İspanya…
1992 Barselona Olimpiyatları döneminde gelen turist sayısı beklentinin çok
üzerinde oluyor ve otellerde ki yatak sayısı gelen turistin çok altında. En
hızlı ve Pratik çözüm nasıl bulunuyor biliyor musunuz? Çok hızlı bir şekilde
limanda büyük gemilerin bağlanabilmesi için yerler ayarlanıyor ve 10 tane dev
yüzer otel bağlanıyor Ve sorun
çözülüyor. Ondan sonraki dönemde de Barselona turizmi kalıcı olarak 100 kat
artıyor. Yat limanları gelişiyor ve dünyanın en çok turist alan turizm merkezlerinden
biri oluyor.
|
Bali Adası'nda Deniz Dibindeki Balıkları İzleme Tekneleri |
Mısır’da Kahire’nin ortasından geçen Nil Nehrinin iki
yakasına bağlanan sabit gemiler, şehrin bütün lüks restorant,, kafeterya,
disco-bar, eğlence merkezleri gibi her türlü ihtiyacını karşılıyor. Gezi
tekneleri de sürekli nehirde bir aşağı bir yukarı turist gezdiriyor
Tuna Nehri Avrupa’nın hangi şehrinden geçiyorsa o şehre
büyük gelirler kazandıran, turistik turlar ve yük taşımacılığnda ciddi faydalar
sağlıyor.
Fransa’nın Nice ve Cannes sahillerinde sezon kısa olmasına
rağmen, düzenledikleri kaliteli festivallerle dünyanın en çok turist çeken
bölgeleri… Malta’daki yat limanlarında yer bulmak mümkün değil. Vietnam’da tekne turları hem denizde hem
nehirde sürekli yapılıyor ve gelir getiren en önemli sektörlerinden biri olmuş.
Amsterdam’a gidipte deniz ve nehirde tekne turu yapmadan dönmek imkansız,
Paris’de, Prag’da, Budapeşte’de, Belgrad’da, St. Petersburg’da, Frankfurt’da...
her yerde
|
Amsterdam'da Gezi Teknesi |
Peki ya bizde; Evet bir miktar sahillerde gezi tekneleri
bulunuyor, büyük şehirlerde de büyük oranda karşıdan karşıya geçmek için
kullanılıyor. Birde bilinçsizce yapılan balık avları..
Neler yapılabilir; Bir kez iç ve dış turizm açısından denizi
olan yerlerde cazibe merkezi yaratmak en kolay yol. Tabii doğru
değerlendirilirse… Sadece İzmir’de yaşadığım için örneği İzmir’den
vereyim. Türkiye’nin her sahili için bir
çok örnek var Güzel, fantastik gezi tekneleri ile İzmir kıyılarını dolaştıran
günlük veya 2-3 saatlik turlar olsa, İzmir’e gelen turistler bu turlara
katılmaz mı? Birçok rehber, bir çok insan bu işden ciddi paralar kazanmaz mı?
Bu teknelerde satılacak yiyecek ve içecekçiler, garsonlar iş yapmaz mı?
Bayraklı sahili bomboş bir alan, İzmir’e gelen gemilerde ki
yolcuların görüş alanı içinde, bu sahil boydan boya yat limanı olsa, oraya
yanaşan yatların ve direklerinin görüntüsü dahi şehrin çehresini değiştirmeye
yeter… Bir de bu yatlarla gelen zengin turistlerin şehre bırakacağı dövizler
kime gidecek. Tabii ki şehre ve ülkeye… Otellere, restorantlara eğlence
merkezlerine, alışveriş merkezlerine, esnafa…
herkese yarayacaktır.
Eğlence merkezleri, restorantlar, barlar kafeler yetmeyecek
böyle olursa… bir çok ülkede ki gibi onları da denizin içinde sabit gemilerle
çözmeye kalksanız hem arsa aramaya gerek olmaz, hem de karada yer kaplamaz
|
Malta'da Yat Limanı |
Bali adasında denizin dibinde ki balıkları göstermek için
turlar düzenlenip herkes balıkadam elbiseleriylr dalıyor… Bizim sahillerde aynı
turların yapılacağı 10’larca nokta var.
Rize’den Alanya’ya kadar olan sahilleri gezdirecek dev gemi
turları her zaman iş yapar. Binlerce çalışacak insana ekmek kapısı. Yanaşacağı
limanların olduğu şehirlere ciddi katkıları olacağından şüphesi olan var mı?
Eminim bu turlara katılmak için yurtdışından gelecek milyonlarca turist
olacaktır. Bunların uçak şirketlerine de
yarayacağı kesin.
Barselona örneği, Türkiye’nin birçok yeri için geçerli,
Çeşme’de ki otellerin Çeşmeye yetmediğini düşünüyorum. Gemi otellerle yaz
döneminde geçici çözümler bulunabilir.
Yap-İşlet-Devret modeli ile birçok işadamı Limanlar,
yatlimanları yapmaya gönüllü. Sanırım bugün karar verilse birkaç yıl içinde
bütün bu yazdıklarımı hayata geçirmek çok zor olmasa gerek. Sadece çok ciddi
bir disiplin ve denetim yeterli.
Sevgili dostlarım; Türkiye’nin coğrafi konumu için Cem
Boyner bir zamanlar şöyle bir laf etmişti. “Ülkemiz dünya coğrafyasının en
değerli arsasına sahip, Bir çok ülkenin gözü bu arsa da, onun için değerini
bilmeliyiz ve sahip çıkmalıyız…” Yalan mı?
|
St. Petersburg'da Gezi Tekneleri |